![]() |
Tweet |
1998 yılında kurulan TEMSAD;
189 üyesiyle, Türk tekstil makine sanayiinin %90'ını kapsıyor ve
sektörün, sürdürülebilir büyümesine yön veriyor.
2024 yılında; ihracatını %20 artırarak, 1 milyar dolara yaklaşan sektör,;
global pazarda daha güçlü bir konuma ulaşma hedefiyle, ilerliyor.
TEMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Adil Nalbant,
sektörün bu başarısını, şu sözlerle özetledi:
“Türk tekstil makineleri sektörü;
2024 yılında ulaştığı 1 milyar dolara yaklaşan ihracat hacmiyle,
gücünü bir kez daha kanıtladı.
2025 hedefimiz;
bu başarıyı daha da ileriye taşıyarak,
küresel pazarda; Türk teknolojisinin,
inovatif ve rekabetçi gücünü artırmaktır.
Ar-Ge ve tasarım yatırımlarımız,
sürdürülebilirlik odaklı teknolojilerimiz ve
uluslararası iş birliklerimizle; bu hedefe ulaşacağımıza inanıyoruz.”
2025 Hedefi:
Daha Fazla İhracat,
Daha Fazla Yenilik
• Türk tekstil makineleri sektörü;
global pazar çeşitliliğini artırarak ve yeni teknolojiler geliştirerek,
ihracatta; sürdürülebilir bir büyüme hedefliyor.
Özellikle; Avrupa, Güney Amerika, Rusya ve Orta Doğu pazarlarında
güçlü bir varlık sergileyen sektör,
2025 yılında; ihracat hacmini, 1,2 milyar dolara çıkarmayı planlıyor.
• Sektörün %70’ini oluşturan;
boyama, yıkama, kurutma ve apreleme makineleri;
Türkiye'nin ihracat başarısının temel taşı olurken,
yapay zeka destekli kalite kontrol sistemleri ve
geri dönüşüm makineleri gibi yenilikçi çözümlerle
dünya pazarındaki rekabet gücünü artırıyor.
Sürdürülebilirlik ve Yeşil Dönüşüm Öncüsü TEMSAD;
sürdürülebilirlik konusunu,
sektörün ana gündem maddelerinden biri olarak konumlandırıyor
Enerji ve su tasarrufu sağlayan yerli teknolojiler,
çevre dostu üretim süreçlerine katkı sunuyor.
Dernek,
tekstil sanayiinde yerli makinelerin kullanımını artırmak ve
global pazar payını genişletmek amacıyla;
hem yurt içinde, hem yurt dışında kapsamlı iş birlikleri yürütüyor.
Dernek ayrıca;
T.C. Ticaret Bakanlığı ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile
yerli üretimi teşvik eden politikaların geliştirilmesine, öncülük ediyor.
Bu çalışmalar;
sektörde haksız rekabetle mücadele ve
yerli üretimin artırılmasını hedefleyen, yeni adımları da içeriyor.
Başkan Nalbant, sektörün geleceğine dair; umutlu bir tablo çiziyor:
“Tekstil makineleri sektörümüz,
Ar-Ge ve inovasyona dayalı güçlü yapısıyla;
2025 yılında, daha büyük başarılara imza atacaktır.
Birlikte çalışmanın gücüne inanıyoruz ve
Türk tekstil makinelerinin,
dünya sahnesinde hak ettiği yeri alması için
çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz.”