Tweet |
130 ülkede operasyon yürüten bağımsız pazar ve kamuoyu araştırma şirketi
AGS Global tarafından; 26-30 Aralık 2023 tarihleri arasında,
online yöntemle gerçekleştirilen araştırma, beyaz yakalıların 2024 yılından beklentilerini kadraja alıyor.
Türkiye’nin önde gelen holding ve kurumsal şirketlerinde profesyonel hayatını sürdüren
224 beyaz yakalının katılımıyla gerçekleştirilen araştırmaya göre;
her 10 katılımcıdan 6’sı (%60,7)
2024 yılından dünya ve Türkiye adına;
2023 yılına kıyasla, daha az ümitli olduğunu söylerken;
yeni yıldan ümitli olanların oranı ise; %25.
2024 yılında beyaz yakalılara göre;
Türkiye’nin en büyük sorunları enflasyon ve hayat pahalılığı (%91,1) olacak.
Onu daha yüksek vergiler (%62,5) ve
göçmenler (%55,4) izleyecek.
Yeni salgınlar ve susuzluk ise; en gerilerden geliyor.
Nitelikli insan kaynağına erişim ve bölgesel savaşlar diğer sorunlar olurken,
susuzluk (%16,1) ve
yeni salgınlar (%12,5) ise; son sıralarda kendisine yer buluyor.
Araştırmaya göre;
beyaz yakalıların yarısına yakını (%48,2),
yerel seçimlerden sonra Türkiye açısından her şeyin daha kötü olacağını düşünürken;
iyimserler ise; oldukça küçük bir kesim (%8,9) tarafından temsil ediliyor.
%39,3’lük bir kesim ise;
uzun sayılabilecek bir süre seçim olmamasını,
Türkiye açısından; olumlu bir süreç olarak kabul ediyor.
Diğer yandan;
beyaz yakalıların %39,3’ü enflasyonun ivme kaybetmesi için
2026 yılı sonrasının beklenmesi gerektiğini düşünen karamsarlardan oluşurken;
onu, 2024 üçüncü çeyrek (%19,6),
2024 son çeyrek (%17,9) ve
2025’in ikinci yarısı (%16,1) diyenler izliyor.
Araştırmanın ilginç çıktılarından biri ise;
beyaz yakalıların, 2024 yılında kariyerlerinden beklentilerine ilişkin
Buna göre;
%39,3’lük bir kesim, 2024 yılında kariyerlerinden ümitli olduğunu söylerken;
onu, kariyeri adına ümitsiz olanlar (%35,7) izliyor.
4 beyaz yakalıdan biri ise;
kariyerinin 2024 yılındaki akıbeti hakkında kararsız olduğunu ifade ediyor.
Kariyerle ilgili en büyük üç endişe ise, sırasıyla;
yetersiz maaş (%51,8),
hedefsiz-motivasyonsuz kalmak (%46,4) ve
yetersiz özlük hakları (%30,4) olarak sıralanıyor.
İşten ayrılmak ve istediği firmaya geçememek ise;
%17,9’ar ile takipçi endişe kaynakları.
En az vurgu yapılan husus ise; yetkilerin azaltılması (%12,5).
Araştırmaya katılan beyaz yakalılara,
2024’te en çok hangi kalemler için bütçe ayıracakları sorulduğunda;
enflasyonist etki karşımıza çıkıyor
Buna göre; beyazların
%60,7’si gıdaya,
%42,8’i sağlığa ve
%41,1’i ise; kiraya daha çok harcayacağını söylerken;
diğer öne çıkan cevaplar ise;
ulaşım (%35,7),
eğitim (%33,9),
giyim-ayakkabı ve aksesuar (%30,4) ile
tatil (%30,4).
Beyazlar, 2024’te en az kitap için bütçe ayıracak (%10,4).
Diğer yandan;
“Beyazların 2024’e Bakışı” araştırmasına göre;
beyaz yakalılar gelecek yıl en çok;
yatırım yapmak, spora başlamak, yeni bir hobi edinmek ve iş değiştirmeyi planlarken;
favori yatırım araçları ise;
altın (%57,1) ve
döviz (%53,6) olacak.
Otomobil (%5,4) ve
KKM (%1,8) ise; portföyde kendisine çok az yer bulacak.
Araştırma kapsamında;
birçoğu aynı zamanda şirketinde orta-üst seviye yönetici olan beyaz yakalılara
şirketlerinin 2024 yılındaki genel eğilimleri de soruldu
Buna göre;
iş dünyası duygu barometresi %48,2 ile “fırsatlar için tetikte”yi gösterdi.
Onu, iştahlı büyüme yanlıları (%25) ve
temkinli bekleyişe devam (%16,1) diyenler izledi.
Araştırma sonuçlarını kamuoyu için değerlendiren
AGS Global Kurucusu ve CEO’su Ahmet Güler,
beyaz yakalıların karamsar bakışının sürdüğünü belirterek,
“2023’te Cumhuriyetimiz'in 100. Yılı'nı kutladık.
Bu yıl, aynı zamanda;
derinleşen enflasyona,
yüzyılın felaketi 6 Şubat depremlerine ve
Ortadoğu’daki vahşete de tanıklık ettik.
Şirketlerimizin beyni konumundaki beyaz yakalılar,
başta enflasyon olmak üzere;
bu zorlu yılın sonunda, oldukça yorulmuş ve karamsar duruyor.
Üstelik; enflasyonun etkisini yitireceği tarih konusunda da
çok iyimser değiller.
Yetersiz maaş endişelerini de düşündüğümüzde;
bu durum, onları; başta, altın ve döviz olmak üzere;
farklı yatırım araçlarına yönlendirecek gibi gözüküyor.
Kariyer konusunda genel eğilim ise; birbirine yakın durumda.
Finansal sıkılaşma eğiliminin süreceğini düşündüğümüzde;
beyazların tüm toplum gibi canının bir süre daha sıkılacağı, açık.
Ancak;
karar vericilere ve özel sektöre düşen,
nitelikli beyin gücüne erişimin bu kadar zor olduğu dönemde;
bu cevheri küstürmemek ve başta;
maaş, özlük hakları ve aidiyeti besleyecek yaklaşımlarla,
sorunlarına kulak vermek olacaktır.
Ancak bu sayede;
2024’ün karamsar havasını, bir nebze olsun dağıtabilmek mümkün” sözlerini kullandı.