Tweet |
Yunus Emre Gündoğmuş - Dr. Uzay Çetin
Türk yapay zeka girişimi Summarify’ın iş fikri,
bir süredir NLP (Doğal Dil İşleme) üzerine çalışan
Galatasaray Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği öğretim üyesi Dr. Uzay Çetin ve
Türkiye’de katıldığı birçok Heckathon’da birincilik ödülleri kazanan
istatistik kökenli öğrencisi, Yunus Emre Gündoğmuş’un;
Türkçe dilini yapay-zeka destekli daha iyi anlama, duyguları ayrıştırma ve
metin özetleme üzerine; 2017 yılından bu tarafa, çalışmaya başlamasıyla ortaya çıktı.
Sürekli kendini yenileyen teknoloji ile birlikte,
insan davranışlarını ve sosyal olguları incelemek,
büyük verileri toplayarak, belirli hedefler doğrultusunda analizler yapabilmek;
son derece stratejik hale geldi.
Türkçe Doğal Dil İşleme ve yapay öğrenme algoritmalarındaki gelişmeler,
bu çözümün geliştirilebilmesinde başlıca etken oldu.
Summarify’da geliştirilen algoritmalarla birlikte;
bu analiz gücünün sosyal medya paylaşımlarında etkili bir şekilde kullanılabileceği,
anlık duygu analizlerinin yapılabileceği görüldü.
Buradan da sosyal medyaya özel çözümler üretebilen, SumSocial ürünü doğdu.
SumSocial ile;
tüm sosyal medya içerikleri çok kısa sürelerde,
gerçek-zamanlı ve konum-tabanlı taranarak; detaylı duygu analizleri yapılabiliyor,
sosyal medyanın anlık olarak adeta, EKG’si çekilebiliyor.
2019 yılında, TÜBİTAK teşviki alan proje;
18 aylık Ar-Ge süreci sonrasında,
Yıldız Üniversitesi Teknopark’ında şirketleşti ve dijital ürünlerini kullanılabilir hale getirdi
Dijital sosyal evreni incelemeye yarayan aygıta, “sosyoskop” diyoruz.
Platform gücünü;
Summarify’ın özgün olarak geliştirdiği, yapay-zeka algoritmalarıyla güçlendirilmiş
inovatif bir Türkçe anlama motorundan alıyor.
Anlık tweet’ler, iletiler, yorumlar vs., olaylar, kişiler, platformlar ve bölgeler bazında
karşılaştırmalı analizler yapılarak;
yapay zeka teknolojisi ile canlı raporlanabiliyor.
Örneğin; Twitter’da sıcak olarak tartışılan bir konuda,
olumsuz görüş ifade eden bir grubun,
başka bir konuda savunduğu fikir, kolaylıkla ayrıştırılabiliyor.
Günümüzde tam bir sosyal medya çılgınlığı içindeyiz.
Datareportal verilerine göre;
Kasım 2022 itibariyle; dünyada, 4,74 milyar sosyal medya kullanıcısı var.
Facebook, aylık aktif 3 milyar kullanıcı ile başı çekerken;
Youtube reklamları, 2,5 milyarın üzerinde insana ulaşıyor.
Instagram, Whatsapp, Wechat ve Tiktok’un kullanıcı sayısı 1 milyarın üzerinde.
Twitter, Linkedin, Snapchat, Telegram gibi yapıların;
aktif kullanıcı sayısı, 600 milyonun üzerinde.
En aktif kullanıcı hareketinin olduğu Twitter’da,
günde 500 milyonun üzerinde, tweet atılıyor.
Youtube’a her gün, 700 bin saatin üzerinde yeni video yükleniyor,
dakikada ortalama 575 bin tweet, 65 bin Instagram paylaşımı yapılıyor,
167 milyon Tiktok videosu izleniyor.
Üretilen bu devasa verilerin,
işlenerek içindeki değerli bilgi parçacıklarının çıkarılması;
toplumun ne istediğini,
neyden şikayet ettiğini anlamak isteyen tüm kişi ve kurumların, ihtiyacı haline geldi.
Bugün; şirketler, markalar, ajanslar, ünlü kişiler;
sosyal medyada nasıl göründüğüne önem veren herkes,
toplumun bir şekilde nabzını ölçmek ve buna göre kararlar almak, zorunda kalıyor.
Sosyal medyayı görmezlikten gelmek, artık mümkün değildir.