gaziantep escort
Bugun...



Yaparsın İzmir..!


facebook-paylas
Güncelleme: 22-12-2022 16:21:41 Tarih: 15-11-2022 13:42

Yaparsın İzmir..!

Yine güzel bir vesile ile İzmir’e geldik.

Üyesi olduğum; Dünya Turizm Yazarları ve Gazetecileri Federasyonu TURJET’in Başkanı ve

FİJET Başkan Yardımcısı Sn. Delal Atamdede tarafından, İzmir’e “Altın Elma” ödülü verildi.

 

Ödülü; İzmir adına, Büyükşehir Belediye Başkanı Sn.Tunç Soyer aldı.


Her İzmir’e geldiğimde, şehri bir başka gözle inceleme fırsatım oluyor.

Bu kez, başka şehirlerden gelen göçün yorumunu yapmak isterim. 

 

Evet, bilindiği üzere; İzmir’e diğer şehirlerden akın var.

Ama; o göç edenler, maalesef; hemen şehre uyum sağlayamıyor ve kendilerini belli ediyorlar.

 

Nasıl mı?

 

İyileri tenzih ederim ama;
trafikte kim yeşil ışık yanar yanmaz korna çalıyorsa,

restoranda garsona kim emir kipi ile sesleniyorsa,

kuyrukta kim çaktırmadan yama olmayı seçiyor,

kim sokakta yayalara çarpa çarpa koşar adım yürüyorsa,

bankada sıra beklerken kim homurdanıyorsa; 

işte o, İzmir dışından gelmiş diyebilirsiniz.

 

Tabi bir de günaydın dedikleriniz, selam verdikleriniz;
size boş boş dönüp, “ne diyor bu adam?” bakışı atıyorsa;

kapıyı açtığınız, arabayla yol verdiğiniz kadın,

dönüp de başıyla bile size bir teşekkür etmiyorsa,

işte o da, büyük ihtimal İzmir dışından gelmiştir.

 

Sanırım onlar, İzmir medeniyetine alışana kadar; birkaç sene geçmesi gerekiyor. 


İZMİR GASTRONOMİ KÖYÜ

 

Gelelim İzmir’e bir diğer geliş sebebimize;

Başkan Sn.Tunç Soyer ile bu 4 günlük seyahatimizde, 3 kez görüşme imkanı bulduk.

Tüm görüşmelerimiz, ısrarcı olduğumuz İzmir Gastronomisi üzerineydi.

Çünkü; gazeteciydim, ama turizmciydim;

turizmciydim ama, Gastronomi Turizmi Derneği kurucusuydum ve

tabi ki, Ege tencere yemekleri, otları da en sevdiklerimdendi.


Derneğimizin Başkanı Sn. Gürkan Boztepe’nin memleketi İzmir’de,

derneğimizin şubesi bulunmasına rağmen;
şehrin gastronomisinde istediğimiz seviyeye gelemedik .

 

Bu nedenle, Soyer Başkanla ilk konumuz;
derneğimizin projesi olan ve İzmir Foça’da,

belediyenin arazisi üzerine kurulmasını talep ettiğimiz, Gastronomi Köyü idi.

 

Altyapısını İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin hazırlayacağı proje;
binlerce dönüm arazi üzerine kurulacak ve bu köyde Ege ve komşu iller, 

kendi mimarilerini gözeterek kuracakları evlerinde;
mutfaklarını, tarım ürünlerini, hediyelik eşyaları, ihracat ürünlerini de

yerli yabancı turistlere tanıtma imkanı, bulacaklar.

 

Turizm ve Gastronomi üniversitelerinin de katkıda bulunacağı projede;
kültür ve sanata ağırlık veren

büyük bir şarap markasının sponsorluğunda kurulacak kültür merkezinde,

Ege’li sanatçıların eserleri sergilenebilecek,

misafirler; gösteriler ve müzik eşliğinde Ege yemeklerini tadabilecekler.

 

Biz acentalar ise;
turistlerimizi bu kültür, sanat ve gastronomi köyüne yönlendirerek, kazanç sağlayabileceğiz. 


İZMİR FESTİVALLERİ

 

Soyer Başkana ikinci önerimizde ise;

ne yerel halka,

ne esnafa,

ne de İzmir’e faydası olmayan, Ot, Enginar vs gibi festivallerin,

haftalık pazara dönüşmesini, talep ettik.

 

Bu sayede; artık kilometrelerce otobüs kuyruğu,

bölgenin trafikten felç olması,

yerel esnafın iş yapamaması,

halkın ve turistlerin şikayetleri sona erecek.

Ot, Enginar satın almak isteyen turistler;
her hafta kurulacak olan pazarlardan alışveriş yapabilecek.

Ürünlerini satan üretici, böylece malını çok daha rahat bir şekilde pazarlayacak. 


Bu değerli Ege ürünleri ise; katma değerli olarak pazarlanabilecektir.

Yani, Festivalde tanesi 7-8 TL satılan Enginar ve demeti 10 TL satılan otları,

Restoranda tabağı 150-200 TL pazarlama şansı var İzmir’in.

 

Ancak; bu fırsatı gerektiği kadar kullanmıyor şehir.

Yeteri kadar restoranlarının, yemeklerinin tanıtımı da yok.

 

Aslına bakarsanız;
İzmir’in bir Gastronomi rotası dahi yok.

 

İstanbul’a sokak lezzetleri için yurtdışından Turist gelirken,

İzmir sokak lezzetleri konusunda, İstanbul kadar zengin olmasına rağmen;

böyle katma değerli, tencere yemekleri, sokak lezzetleri festivali dahi, yok.

 

Örneğin;
İtalya’nın güneyinde birçok bölgede,

ev kadınları Pazar günleri kendi yaptıkları ev yemeklerini kapılarının önünde veya

belirtilen bölgelerde satarak;

hem bir kültür paylaşımı yapar, hem de aile bütçesine katkıda bulunurlar.

 

Yine İtalya’dan bir örnek verelim;

İtalya’da yine güney şehirlerinde LOKANDA adı verilen lokantalar vardır.

Bu konseptte; mahalle halkı, ailesi veya komşularıyla evde yaptığı yemekleri,

lokanda’lara götürüp yerler. 

 

Lokanta ise; müşterilerine cüzi bir kuver karşılığında hizmet vererek,

sadece; içecek, su, meze, ekmek vs servis eder. 

Bu konsept, eski bir Levanten Şehri olan İzmir’e, uygun bir sistemdir.

Belediye bu konuda öncü olabilir.


Kısaca; artık İzmir ve yörelerine sadece Fuar, Deniz, Kum, Güneş için değil;
yeme-içme için de turistler gelsin, şehirde daha çok harcama yapsın istiyoruz.

 

Küçük not;

Fransa’nın Turizm gelirinin %70’i gastronomiden gelmektedir.

Yani; restoran ve gastronomi ürünleri, şarap, peynir vs satışından.

 

Örneğin;

bir Turist eşiyle kaldığı otelde gecelik 100 euro öderken,

gittiği restoranda bir tabak yemeğe 100 euro harcamaktadır.

 

Türkiye’de ise; turizm gelirinin ancak %17-18’i gastronomiden gelmektedir.

İzmir’de ise; bu oran %10-12’dir.

Hedefimiz; 2-3 sene içerisinde, bunu %50’ye çıkarmaktır.


Haydi İzmir, yaparsın!

 

 

Cem Polatoğlu

0212 2123030
www.andiamo.com.tr







Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER TURİZM Haberleri

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HABER ARA