![]() |
Tweet |
Ergenlikte; beynin, özellikle bazı bölgelerde
yeniden yapılanmaya gittiğini belirten
Auto Train Brain Ceo’su Günet Eroğlu,
“Beyin, bu dönemde;
kortikal incelme (cortical thinning) olarak adlandırılan,
doğal bir gelişim sürecinden geçer.
Ancak; disleksili bireylerde, bu kritik beyin bölgeleri;
zaten, nörogelişimsel olarak; farklı bir yapıya sahiptir.
Bu yapısal farklılıklar;
bireyin stresle başa çıkma,
sosyal reddedilme durumlarını yönetme ve
duygusal esneklik becerilerini, doğrudan etkiler.
Özellikle; 17 yaş civarında artan sınav baskısı,
kimlik arayışı ve sosyal kıyaslamalar gibi yoğun baskılarla birleştiğinde;
bu nörobiyolojik zemin,
anksiyete ve depresyon gibi klinik tablolara yol açabilir.“ dedi.
Disleksinin;
okul ve ailelerin desteğiyle,
bazen erken yaşlarda fark edilmeyeceğini vurgulayan Eroğlu;
sözlerini şöyle sürdürdü:
“Fakat, zaman geçtikçe;
özellikle de lise yıllarının sonlarına doğru,
akademik yük arttıkça, kendini gösterebilir.
Zihinsel çaba artarken;
başarıda düşüş yaşanması,
bireyde; kronik başarısızlık hissi,
özgüven düşüklüğü,
kaygı bozuklukları ve depresif belirtilere yol açabilir.
Bu nedenle; ailelere çok iş düşüyor.
Öncelikle; bu durumu, bir hastalık değil; farklılık olarak görüp,
öğrenme güçlüğüne karşı; çözümlerle bireyi desteklemeliler.
Disleksili bireylerde görülen kortikal incelme,
potansiyeli engelleyen bir duvar değil;
doğru müdahaleyle, aşılabilecek bir nörobiyolojik farklılıktır.
Ancak;
ergenlik sonrası dönemde desteklenmemesi,
duygusal olarak; ağır sonuçlar doğurabilir.
Bu kapsamda;
bireyin, kendi beyin dalgalarını gerçek zamanlı olarak takip etmesini ve
bunları; istenen yönde düzenlemeyi öğrenmesini sağlayan
nörofeedback (nöro geribildirim) yöntemi; önemli bir çözüm sunuyor.
Bu uygulama sayesinde;
beynin, kendini yeniden yapılandırma ve
yeni sinirsel bağlantılar kurma yeteneği olan nöroplastisite kullanılarak,
kalıcı iyileşmeler sağlanıyor.”