Bugun...



'Tıbbi estetik işlemler, tıpta uzmanlık eğitiminin ayrılmaz bir parçasıdır ve 'sadece cilt altı enjeksiyon' söylemi ve basit sertifikasyon programıyla bu konuda 'yetkinlik' kazanılması mümkün değildir'


facebook-paylas
Güncelleme: 18-01-2025 08:35:23 Tarih: 14-01-2025 14:24

'Tıbbi estetik işlemler, tıpta uzmanlık eğitiminin ayrılmaz bir parçasıdır ve 'sadece cilt altı enjeksiyon' söylemi   ve basit sertifikasyon programıyla bu konuda 'yetkinlik' kazanılması mümkün değildir'

Estetik ve Kozmetik Dermatoloji Derneği

Basın Açıklaması

 

 

Estetik ve Kozmetik Dermatoloji Derneği olarak;

07.01.2025 tarihinde Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 

“Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında

Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik”in

halk sağlığı ve uzmanlık alanları açısından,

ciddi tehditler barındırdığını ve endişelerimizi, kamuoyuyla paylaşmak isteriz.

 

Uzmanlık Alanları ve Yetkinlik Sertifikasyonla Kazanılamaz

 

Yönetmelikte yapılan bu değişiklikten önce;

uzmanlık eğitim müfredatlarında bahsi geçen estetik işlemlerin yer aldığı

Dermatoloji ve Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanları ile

2008 yılına kadar bakanlığımızca sertifikalandırılmış

Medikal Estetik Hekimleri yapmaya yetkiliyken,
bu düzenlemenin hayata geçirilmesiyle;

tüm tıp hekimlerinin, estetik uygulamaları yapma hakkı gündeme gelebilecektir.

 

Yani, bu hak; uzmanlık eğitimi müfredatında,

estetik işlemler yetkinliği olan branşların yanı sıra;
bakanlıkça onaylanacak bir sertifikasyon programını tamamlamış olan hekimler için

söz konusu olabilecektir.

 

Dernek olarak;

tıbbi estetik uygulamaların, ancak uzmanlık eğitimi sırasında kazanılan yetkinliklerle

gerçekleştirilmesi gerektiğini, her zaman vurguladık.

Ancak, bu yeni düzenleme;
hem uzmanlık alanlarının sınırlarını,

hem de halk sağlığını, ciddi şekilde riske atacaktır.

 

Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanlığı;
6 yıl tıp fakültesi eğitiminden sonra,

tıpta uzmanlık sınavı kazanılarak girilen ve 4 yılda tamamlanan bir eğitimdir.

 

Eğitim süresince;
deri sağlığının korunması,

deri hastalıklarının önlenmesi ve tedavisi,

medikal ve girişimsel tedaviler,

takipler, tedavilerin komplikasyonlarının önlenmesi ve yönetimi

derinlemesine öğretilir.

 

Tıbbi estetik işlemler de tıpta uzmanlık eğitiminin ayrılmaz bir parçasıdır ve 

“sadece cilt altı enjeksiyon” söylemi ve basit sertifikasyon programıyla,

bu konuda “yetkinlik” kazanılması mümkün değildir.

 

Estetik tıbbi müdahalelere,

yalnızca “bir cilt altı enjeksiyonu” olarak bakmak; doğru değildir ve

bu yaklaşım, uzmanlık alanımızı basitleştirmektedir.

 

“Her hekim enjeksiyon yapmayı bilir” düşüncesi,

yetkinlik ve uzmanlık sınırlarının ihlaline yol açmaktadır.

Bu durum; tıpta uzmanlık sınavının anlamını yitirmesine, sebep olmaktadır. 

 

Oysa, gerçekte;

tıbbi estetik işlemler, ciddi komplikasyon potansiyeli taşıyan müdahalelerdir.

 

Dört yıllık dermatoloji uzmanlık eğitimi sırasında;

deriyi ve hastalıklarını en iyi şekilde anlamak,

hangi hastaya hangi işlemin yapılabileceğini,

hangi durumlarda yapılmaması gerektiğini,

komplikasyonların nasıl önlenip yönetileceğini ve

gerektiğinde nasıl tedavi edileceğini öğrenmek,

dermatoloji uzmanlarına bu yetkinliği kazandıran; temel unsurlardır.

 

“Sertifikasyon”,

temel bir eğitimden sonra;

söz konusu bu temel alanın, daha özel bir alanı için

yetkinlik kazandıran bir programdır.

 

Estetik tıbbi işlemler de yetkinlik sertifikasyonla elde edilemez.

Bu işlemlerin yetkinliği, uzmanlık eğitimi içinde gerçekleştirilir.

 

Bu nedenle;
yeni düzenleme doğrultusunda,

yönetmelik maddesinde yer alan “sertifikasyon sahibi” ibaresi,

haklı tartışmalara yol açmıştır.

 

Söz konusu ifadeler;
tüm tabiplerin “sertifikasyon” ile

medikal estetik uygulamalar yapabilmesinin kapısını aralamakla birlikte;
uzmanlık ve yetkinlik ihlali sonuçlarını doğurabilecek, niteliktedir.

 

Bakanlığın;
tarafımızın da görüşlerine başvurarak,

sonuçlarından doğacak zararı önlemek için,

bu konuda açık bir genelge yayınlayarak,

durumu netleştirmesi ve sınırları çizmesi; temennimizdir.

 

Halk Sağlığı ve Sağlık Turizmi Tehlikede!

 

Sertifikasyonla kazanılamayan bir yetkinlik temelinde

gerçekleştirilecek tıbbi müdahaleler;
komplikasyonlara ve tıbbi hatalı uygulamalara yol açarak,

nihayetinde; önlenmesi ve kontrol altına alınması mümkün olmayan

bir halk sağlığı sorununa dönüşecektir.

 

Tüm hekimlere, estetik uygulama yapma yetkisi tanınması sonucunda;
estetik uygulamalara yönelecek cerrahlar ve dahili branş hekimleri nedeniyle,
alanında çalışacak uzman doktor sayısı, azalacak;

bu durum, hayati tehlike yaşayan vatandaşlara müdahale edebilecek

branş hekimi bulunamaması gibi ciddi bir soruna yol açabilecektir.

 

Sertifikasyon programı ile bu yetkinliğin verilmesi;
ciddi bir halk sağlığı sorununa yol açarak,

malpraktis (tıbbi hatalı uygulamalar) ve komplikasyonların

önemli ölçüde, artmasına neden olacaktır.

 

Zaten; sağlık turizmi alanında komplikasyonlar ve malpraktisler nedeniyle,

birçok ülkede aleyhimize yürütülen

karalama kampanyalarının olduğu bir dönemde;

bu yeni düzenleme, ülkemizin sağlık turizmi alanında

ciddi bir itibar kaybı yaşaması riskini, beraberinde getirecektir.

 

Kamu ve Özel Sektör Dengesizliği Derinleşecek

 

Kamu hastanelerinde görev yapan

sadece dermatoloji ve plastik cerrahi hekimlerinin değil,
tüm hekimlerin sayısında; zaten, yetersizlik varken;
yeni düzenleme,

tüm hekimlerin estetik uygulamalara yönelmesine sebep olarak;
bu dengesizliği, daha da derinleştirecektir.

 

Uzmanlık alanlarından uzaklaşan hekimler nedeniyle;
ameliyat yapacak veya acil müdahalede bulunacak doktor bulmak,

giderek zorlaşacaktır.

 

Özellikle,
kamu sektöründen özel sektöre geçişlerin artması;

halkın, kamu sağlık hizmetlerine erişimini, daha da zorlaştıracak ve

çözümü; çok daha karmaşık bir hale getirecektir.

 

Bakanlığımıza Çağrımız

 

Öncelikle, endişemiz şudur ki;
hekimlerin, uzmanlık alanlarına girmeyen

tıbbi estetik müdahalelerde bulunabilmelerinin önünün açılması;
halk sağlığına ve uzmanlık kavramına, büyük zarar verecektir.

 

Bu nedenle;

halkın bu konuda,

ciddi bir sağlık tehdidiyle karşı karşıya kalmasını önlemek adına;
Bakanlığımıza bu çağrıyı yapmak,

derneğimizin ve biz uzmanların sorumluluğudur.

 

Bu kapsamda, Sağlık Bakanlığımızdan beklentimiz;

bu düzenlemenin;
halk sağlığına, uzmanlık alanlarına ve sağlık turizmine vereceği zararı

önlemek adına; acilen iptal edilmesi ve

ilgili uzmanların görüşleri doğrultusunda, yeniden düzenlenmesidir.

 

 

Estetik ve Kozmetik Dermatoloji Derneği







Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER SAĞLIK Haberleri

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HABER ARA