Türkiye Yat Kaptanları ve Çalışanları Derneği’nin (TYKÇD) ve

Ankara Yelken Kulübü’nün desteklediği ve Artı Fuarcılık’ın organize ettiği fuarda;
60 katılımcı firma, 250’ye yakın modelini denizseverlerle buluşturacak.

Fuar önceside düzenlenen basın toplantısında konuşan

Türkiye Yat Kaptanları ve Çalışanları Derneği (TYKÇD) Başkanı

Yusuf Ziya Karagöz,

Türkiye nüfusunun yarısına yakınının yüzme bilmediğini,

İstanbul nüfusunun yaklaşık beşte birinin ise;
henüz, Boğaz’ı görmediğini söyledi.

Karagöz, şu ifadeleri kullandı:

“Fuarlar, sektörümüzün gelişmesi için çok önemli.

Bana göre;
Ankara’da tekne fuarı yapmak,

İstanbul’da yapmaktan 10 kat daha değerli.

Niçin; Ankara’daki ve Anadolu’daki çocuklarımız kaptan olmasın?

Deniz kıyısında mı olmamız gerekiyor?

Anadolu’da yaşayan çocuklarımızın da

denizi sevmeye ve denizci olmaya hakkı var.

Başkentimizde deniz yok, ancak;
Türkiye’deki toplam tekne sayısının yüzde 30’unun,

Ankaralı olduğunu düşünüyoruz.”

Türkiye’nin; yat üretimi ve ihracatında,

dünyada söz sahibi ülke konumuna geldiğini söyleyen Karagöz,

“Tekne ve yat ihracatının yanında,
dünyaya; kaptan ve hostes ihraç ediyoruz, ancak buna karşın;
Türkiye’deki bağlama kapasitesi, an itibarıyla 25 bin.

Avrupa’da bu rakam, yüzbinler seviyesinde.

Her şey; farkındalık ile başlıyor. 

Fuarlar, burada kritik öneme sahip.

Ankara’nın doğru bir yer olduğunu düşünüyoruz.

Asıl amaç;
tekne alıp satmak değil.

Asıl mesele; insanlara deniz sevgisini aşılamak.

Ülkemizin denizci bir geleceğe sahip olduğunu,

genç nesillere aktarmamız gerekiyor.

Bakanlığımız da denizciliğin gelişmesi için ciddi çalışmalar yapıyor” 

ifadelerini kullandı.

Artı Boat Show Ankara

CEO’su Murat Arslan ise;
beş gün sürecek fuarda,

toplamda 15 bin ziyaretçi

hedeflerinin olduğunu söyledi.

Arslan,

“Tüm destekçilerimize

teşekkür ediyorum.

Ankara başta olmak üzere;
Anadolu’nun nerdeyse tamamında,

tanıtım faaliyetleri gerçekleştirdik.

Asıl hedefimiz;
Artı Ankara Boat Show’un

tekne ve motoryat sektörüne

en az; 600 milyon dolarlık ticari katkı sunmasına vesile olmak” dedi.

Marina yatırımlarının sayısının, artması gerektiğini savunan Arslan,

“İki yıl içerisinde yeni marina yatırımı göremezsek;
üretim ve ihracat odaklı çalışan denizcilik sektörü,

ciddi anlamda; darboğaza girecek. 

Potansiyel tekne alıcılarımız,

deniz aracının fiyatından önce; bağlama yeri fiyatı soruyor.

Bu, trajikomik bir durum.

Denizlerle çevrili bir ülkenin, bu duruma acilen el atması gerekiyor.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'mız konuyla ilgili;
verimli çalışmalar yürütüyor ve ciddi emek harcıyor.

Bu çalışmaların, gerçeğe dönüşeceğine olan inancımız tam” ifadelerini kullandı.