Adli yıl açılışına gitmesi tartışmalara neden oldu. Doğruluğu görüşe göre değişir. HSK ve anayasal değişimden bahsetti; destekleyen de, eleştiren de oldu. Bu da hayata baktığınız yere göre değişir. Zaten fikirler tartışılmak için değil midir?

Elbette Türkiye’de bir hukuksal sıkıntı da var; uygulama biçimlerinde uluslararası normlara aykırılık da... Bununla ilgili bir çalışma yapılması gerekiyor mu? Şüphe yok... Bu durum yabancıların yatırım yapması ile ilgili engellerden biri mi? Biri...

Ekonomik problemlerimiz ve akıl karışıklığı içerisinde kaleyi boşa çıkarmamızın, bazı finansal çevreler tarafından istismar edildiği doğru mu? Aksini söylesek yanlış olur. Eğer sorunu buradan görmek istiyor ve yaptığımız yanlışların üzerinde durmayı tercih etmiyorsak; bu da bir seçenek.

Adalete yönelik yapılacak iyileştirmeler, iş hayatında olumlu yansımalar bulur mu? Pozitif bir etkisi olacağı söylenebilir. Zira yatırım yapmaktan, haksız rekabet unsurların oluşmasına ve keyfiyetin öne çıkmasına kadar bir dizi sorunun bir başlığı da buradan kaynaklanıyor.

Hukuk ve adalet kavramları, sağlıklı bir ekonomiye gidiş için gerekli mi? Aksini söyleyen yalan söyler. Peki tüm sorunumuz buradaki yanlış fotoğrafımızın eseri mi? İşte orada duracaksınız.

Şu noktaya kadar Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun değineceği konular olabilir. Fakat konuşmasında HSK yapısında değişikliğe gitmenin ve Anayasa destekli değişimin dolar / TL kurunu 2 TL gerileteceğini söylemenin, bildiği bir şey yoksa akıl tutulmasından ve sınırları aşmaktan başka bir anlamı yok.

Beştepe’de yaptığı konuşmada kullandığı bu ifadeye önce inanmak istemedim. Yine sosyal medyanın garip yönlendirme çabalarından biri olduğunu düşündüm. Fakat sonrasında medyaya yansıyan haberlerden ortaya çıktı ki, gerçekten bunu söylemiş.

Ülkede gerçekten her iş birbirine girdi. Hayatında eline cetvel almamışlar, helikopterle imar planı yaparken, ‘ben de bir şeyler söyleyeyim’ diye ortaya çıkıp sağda solda yorum yapanlar mı ararsınız. Zaten ülkede hepsinden yeterince var.

Ama sanırım ilk kez bir hukukçunun, yapılmasını istediği bir şeyi dolar / TL kuruna bağladığını görüyoruz. Hem de 2 TL gerilemesinden bahsediyor. Peki niye 2 TL? Bunu bilen var mı?

Popüler olmak ve dikkat çekmek için gelişi güzel konuşursanız, sonuçta komik duruma düşersiniz. Daha kötüsü komik duruma düştüğünüz için, gerçek talebiniz ve belki de ülkenin ihtiyacı olabilecek bir konudaki görüşleriniz de boşa düşer.

Metin Feyzioğlu’nin 2 TL çıkışı bundan başka bir anlam taşımıyor. Mesela bakkallar da yarın çıksa dese ki; perakende yasasını hayata geçirirsek, dolar 3 TL aşağı iner. Bu saatten sonra bunu garipser misiniz? Dilin kemiği yok; söyle gitsin. Ama ekonomi bu kadar basite indirgenmeyecek bir konu ve bugüne kadar yapılan pataların iktisadi bedeli zaten ağırken ve sokaktaki insan bunu öderken, biraz ayıp oluyor.

cetinunsalan@yahoo.com