Tüm reel sektöre çağrımdır. Bu hafta hemen bir kamu bankasına gidin ve yüzde 14 faiz oranıyla kredi kullanmak isteyin. Neden? Çünkü artık veriyorlar. Kredi vermemeyi bırakın, altını çiziyorum Merkez Bankası Başkanı’nın söylediği yüzde 14 ile size kredi verecekler.

Neden? İki temel başlık vardı. İstanbul Sanayi Odası mensupları ile Merkez Bankası Başkanı Kavcıoğlu arasındaki fikir ayrılığında kredi verilmediği söylendi, veriliyor dendi. Verilenlerin de yüzde 40 ortalamayla sunulduğu belirtildi. Almayın dendi.

Peki nereden çıkarıyorum artık verdiklerini? Reel sektörün en kritik örgütü, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu söyledi. Hatırlayacaksınız; İSO’da yaşananlar, Türkiye’nin muhtelif yerlerinden de ses bulmuş, oda ve borsa başkanları şikayete destek vermişti.

Ardından Merkez Bankası Başkanı TOBB’da ağırlandı ve hemen akabinde üç kamu bankasının genel müdürü ile TOBB üyeleri buluştu. Açılış konuşmasından sonra basına kapalı olduğu için içeride ne yaşandığını bilmiyoruz.

Ama Kırklareli’nde bir açılışta konuşan TOBB Başkanı dedi ki: “Üç gündür gördüğümüz bir şey var, kamu bankalarında bir rahatlama başladığı, bütün Türkiye’de bana dönüşler başladı. ‘Kamu bankalarının Haziran 25’ten sonra kredi kullanımında çıkarttığı zorluk artık normalleşmeye geldi başkanım’ diyorlar.”

O zaman sağlaması bedava. Hemen haftanın ilk günü, krediye ihtiyacı olan herkes gidip bir başvursun bakalım verecekler mi? Verdiler diyelim yüzde 14 faizle mi sunacaklar bu finansmanı?

Rifat Hisarcıklıoğlu, Türk reel sektörü için önemli bir isimdir. Hatası vardır sevabı vardır ama çok çalıştığını biliyoruz. Ama bunu yapma Başkan. Şapkadan tavşan çıkarır gibi, ortamı yumuşatmak adına bunu söyleme.

Öncelikle üç gün içinde bu olayın çözülmüş olması mümkün değil. Hadi çözüldü diyelim; o zaman bazı sorular gündeme gelir. Daha önce niye verilmiyordu? Hangi gerekçeler basına kapalı ortamda aktarıldı. Ne dediniz de ikna oldular? Finansmanı ve finansman maliyeti nasıl üstlendiler?

Çünkü tasarruf fakiri bu ülkede, gelen kaynağın yurtdışından olduğunu biliyoruz. Yönetimin sübvanse ettiğini kabul etsek bile yurtdışı borç gerçeği değişmez. Düştü denilen CDS’lerimizin bile 600’ün üzerinde seyretmesi bizim çok da ucuz yollu sendikasyon bulamayacağımızın açık kanıtı.

Moody’s bir gece yarısı Türkiye’nin kredi notunu düşürürken, üstelik bunu yine kamu sübvansiyonlu kur garantili mevduat hesabına atıfta bulunarak yaparken, gerçekten yüzde 14 ile her isteyene kredi verildiğine inanılmasını beklemiyorsunuz sanırım.

Sizi bazı üyelerin aradığını belirtiyorsunuz. Hisarcıklıoğlu diyorsa inanırım; aramışlardır. Peki kim bunlar? Gerçekten bu faiz oranlarıyla kredi almışlar mı; yoksa algı yönetmek için size bu bilgiyi aktarıyor olamazlar mı?

Gerçeklerden kopmamak lazım. Bugüne kadar verdiğiniz onca emeği, bunun için heba edip, yıllarca son derece namuslu bir biçimde perakende yasasının çıkması için uğraşan ama bugün esnafı savunamaz noktaya gelenler gibi olmayın. Yapmayın bunu Başkan. Çünkü hesap vermeniz gereken kişi ekonomi yönetimi değil, kendi üyeniz; yani Türk reel sektörü.

cetinunsalan@yahoo.com