gaziantep escort
Bugun...


Çetin ÜNSALAN

facebook-paylas
Bir de rakamlar gerçek olsa...
Tarih: 01-11-2022 00:13:00 Güncelleme: 01-11-2022 00:13:00


Geçim sıkıntısı... Herkesin şu anda ortak derdi. Bir tarafta büyülü kelimeler eşliğinde söylenenler, ortaya konulan rakamlar, öte tarafta ekmek alırken iki kere düşünen, hatta dünden bayat ekmek alan insanlar.

 

Ortada çok büyük bir çelişki olduğunu söylemeye gerek yok. Zaten herkes bunu tüm sertliğiyle yaşıyor. Ağırlaşan yaşam maliyetleri karşısında yeterince artmayan gelirler; artık kiraları bile ödenemez hale soktu.

 

Ne var ki tüm bunların gölgesinde insan odaklı enflasyon ya da ekonomi söylemi geliştirilebiliyor. Peki bu kimsenin inanmadığı rakamlara göre ne durumdayız; bunun sağlamasını yapalım.

 

Sefalet Endeksi’nin duymuşsunuzdur. Her yıl açıklanır ve kriteri de enflasyon, işsizlik oranı, faiz ve büyüme rakamlarından oluşur. Büyümeden, ilk üçünün toplamını çıkarırsınız.

 

Büyümenin fiyat artışlarına ve kredi ile harcamalara bağlı olduğunu zaten biliyoruz. Ama ya diğer üçü? Hiç birinin doğruluğu konusunda bir fikir birliği yok. Enflasyonunda yüzde 83,5, faizin yüzde 10,5, 10 yıllıkların yüzde 16,9 ve işsizliğin de 10,3 olduğuna kim inanıyor?

 

Ama kötü bir haberim var. Bu kimsenin ikna olmadığı rakamlara göre bile dünya sefalet endeksinde açık ara birinciyiz. Arjantin’i ve Güney Afrika’yı dahi arkada bırakan bir performansla hem de.

 

Savaş halindeki Rusya bile 17,5 puandayken, Türkiye’nin birincilik kürsüsünde yer almasını sağlayan puanı ne yazık ki 93,3. Bu da arkamızdaki Arjantin’in 3,5 puan önünde yer almamızla elde edildi.

 

Sürekli bir noktaya dikkat çekmeye çalışıyorum. Rakamlar ekonomisinin kimseye faydası olmadığı gibi, yaşanan sorunları da oluşturulan rakamlar ortadan kaldırmaya yetmiyor.

 

Öyle bir noktadayız ki ortadaki iktisadi çarpıklıktan mutlu olan yok. Çalışan ve işvereni bir arada düşünün. Normal şartlar altında birinin kaybettiği yerde, diğerinin kazanıyor olması gerekir değil mi?

 

Ne yazık ki ikisinin de kazanamadığı ve eridiği bir tablo ile karşı karşıyayız. Peki neden? Geçtim rakam odaklı yaklaşımları ve algı yönetilmesini... Asıl uygulamaları mercek altına almayan ve ders çıkarmayan yaklaşım nedeniyle bu noktadayız.

 

Kanıtı mı? Şimdi yeni finansal ürünler geleceği açıklandı. Kim tarafından? Hazine ve Maliye Bakanı Nebati söyledi. Hem de bunu söylerken, kur korumalı mevduat (KKM) gibi başarılı sonuçlar elde edileceğini belirtti.

 

KKM başarı oldu mu? Faiz yüzde 18 enflasyon yüzde 19,5 iken, KKM uygulamasıyla faiz yüzde 10,5 enflasyon yüzde 83,5 oldu. Döviz mevduatlarında erime yaşanmadığı gibi başlangıçtaki dolar / TL 8,8 seviyesinden 18,60 seviyesine çıktı.

 

Yetmedi bunun üzerine bir de 85 milyar TL Hazine’den para ödedik. Şimdi sorarlar; bu başarıldı mı ki; yenilerine örnek gösteriyorsunuz?

 

Zaten temel sorun da bu; ekonominin değil, rakamların hedeflenmesi ve insanların da bunun altında ezilmesi. Kanıt mı? Bakınız sefalet endeksi... Düşünsenize bir de rakamlar gerçek olsa durum ne olacaktı?

 

cetinunsalan@yahoo.com



Bu yazı 9154 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HABER ARA