Tweet |
Hibya Haber Ajansı stüdyolarında, İlkay Arıkan’ın moderatörlüğünde;
‘Ekonomi Sohbetleri’ yayını hibya.com ve Hibya ağında gerçekleşti.
Hibya, 'Ekonomi Sohbetleri' kapsamında;
ARKHE İletişim Danışmanlığı Ajans Başkanı Kenan Şanlı'yı, Hibya stüdyolarında ağırladı.
Yayında;
'Ekonomi gazeteciliğinin bugünkü hali',
'Sosyal medyada ekonomi yorumcularının gelecekteki durumu' ve
'2022 yılı ekonomisi' değerlendirilen konular arasında yer aldı.
Moderatör İlkay Arıkan;
son 2 yıldır halka arzların ciddi bir talep gördüğünü belirterek,
"Biz; yıllarca, 1 milyon yatırımcı sayısını aşamayan bir sermaye piyasasıydık.
Şimdilerde; neredeyse, 4 milyonu zorlayan bireysel yatırımcı sayısına ulaştık.
Son 2 yıldır, halka arzlar ciddi bir talep görüyor ve
başarısız olan halka arz, neredeyse yok gibi.
Borsada, ciddi performanslar söz konusu." dedi.
Arıkan; dijital medyanın yükselişiyle,
yazılı basında ciddi bir ivme görülmediğinin altına çizerek;
ARKHE İletişim Danışmanlığı Ajans Başkanı Kenan Şanlı'ya
buradaki gelişmeleri, nasıl değerlendirdiğini sordu.
Şanlı, ekonomi gazeteciliğinin nasıl başladığına değinerek;
1990’lı ve 2000’li yıllarda, ekonomi gazeteciliğinin önemli bir ivme sağladığını söyledi.
Şanlı,
"Biraz geri gitmemiz lazım.
Ekonomi gazeteciliği nasıl başladığı hikayesi aslında.
Ekonomi gazeteciliği dediğimiz şey,
ilk Sanayi Devrimi’nin hemen arkasındaki süreçte;
ekonomi haberlerine olan ilgiydi.
Türkiye’de ekonomi gazeteciliği,
1970'lerde hafiften oluşmuş ama;
gazeteler içerisinde bir sayfa, haberler şeklinde oluşmuştu.
Bunlar da zam, enflasyon haberleri idi.
1980’ler ile birlikte;
serbest piyasaya geçişle, Türkiye’de ekonomi gazeteciliği başlıyor.
Zaten; Ekonomi Muhabirleri Derneği’nin kuruluşu bile,
yanılmıyorsam; 1987’ler idi.
1990’da artık ivmelendi.
Aylık, haftalık dergiler ve ekonomi servisleri oluştu.
1990’lı ve 2000’li yıllarda ekonomi gazeteciliği;
Türkiye’de, önemli bir ivme sağladı.
Sermaye piyasalarının gelişimi de biraz böyle.
Orada da 80'lerin sonunda başlayan, sonra güçlenen bir yapı var.
Burada da benzer bir durum var.
Bugün geldiğimiz noktada;
aslında ekonomi gazeteciliği ya da ekonomi basını zayıflamadı.
Güçlendi sadece, çok genişledi." ifadesini kullandı.
Ekonomi haberciliğine olan ilginin arttığını dile getiren Kenan Şanlı,
"Bu sefer, dijital medya dediğimiz yapı var.
Artık etkileşimin olduğu, çok yönlü bir ilişki var.
Aslında; ekonomi haberciliğine olan ilgi arttı.
Bunu; sosyal medyada,
geçmişinde gazetecilik olmayan ekonomistin, analistin takipçisinden de görebiliyoruz.
Biraz geleneksel medya üzerinden gidersek;
merkez medya yapısı zayıfladı.
Bu da biraz, dijitalleşmenin ve Türkiye’nin atmosferinin etkisi." görüşünü paylaştı.
-----
Soru- Geleneksel medya, alanını kaybetmeye başladığında;
ilk gözden çıkardığı alan, ekonomi mi oldu?
-----
ARKHE İletişim Danışmanlığı Ajans Başkanı Kenan Şanlı,
sosyal medya ve dijitalleşmenin değişimi zorladığını ifade etti.
Şanlı şunları kaydetti:
"Bütün kadrolar daraldı.
Bugün baktığımızda;
parlamento muhabirleri, magazin gazetecileri de eskisi kadar güçlü değil.
Merkez medya olarak tanımlarsak;
onların içerisinde söylüyorum.
Çünkü; sosyal medya ve dijitalleşme, değişimi zorlamaya başladı.
Gazeteci, içerik üretendir.
Geleneksel medyada halihazırda gündem olan mevzuların yarısı,
sosyal medyada gündeme taşınıyor.
Artık; iç içe girmeye başladı.
Gelecekte bunların hepsinin etkileşiminde, bir yapıya doğru gidiyor."
Sosyal medyada yapılan yayınlarla,
geleneksel medyada yapılan haberin, oluşturulması sürecini kıyaslayan Şanlı;
sosyal medya tarafının, henüz güven oluşturmadığına dikkati çekti.
Şanlı,
"Yüzyıllarca oluşmuş bir gazetecilik kültürü var.
Bir haberde, ne olması gerekir ne olmaması gerekir konusunda, netlikler var.
Diğer taraf; habercilik odağında bunu yapmıyor.
Tırnak içerisinde, o bir girişimci.
Gazeteciliğin haberle ilişkisinde, böyle bir şey yok.
Oradaki sorunun bir tane örneğini söyleyeyim,
orada o güven o kadar sorun hale gelmiş ki.
Orası, henüz güven oluşturmuyor.
Çünkü; karşıdakiler gazeteci değil.
Bunu söylerken, geneli kastetmiyorum." diye konuştu.
'Yatırım Tavsiyesi Değildir' konusunda da açıklamalarda bulunan
ARKHE İletişim Danışmanlığı Ajans Başkanı Kenan Şanlı,
şu ifadelere yer verdi:
"Gazetecilik içerisinde elbette kötü örnekler var, olabilir.
Ama gazeteci, genel anlamda yatırımcı tavsiyesi amaçlı yapmazdı o haberleri,
habercilik amacı taşırdı.
Kendi okur kitlesini bilgilendirmek amacı, vardı.
Burada başka bir durum vardı.
Çeşitli alanlarda bu arkadaşların sadece 'yatırım tavsiyesi değildir'
ile kurtarılacak bir şey değil.
Kendi pozisyonuna göre şekillenen ve
yatırımcıyı odağına alan, onu bilgilendirme amacı taşıyan,
ya da gazetecilikteki gibi; amacı kamuoyu bilgilendirmek değil,
o yüzden kabul etmiyorum.
Elbette, bunu söylerken;
o taraftarda gazetecilik geleneğiyle hareket edenleri, ayırarak söylüyorum.
Sizin bahsettiğiniz;
uzmanlığını, kendi gelirini artırmak adına kullandığı sosyal medyanın
ona sağladığı imkanlarla güçlendirdiği bir yapı söz konusu;
bu arkadaşlarda, zaten kendisine gazeteci demiyor.
Analist, danışman diyorlar.
Ben yıllarca finans yazıp çizdim, finansçıyım demedim.
Finans gazetecisiyim dedim.
İkisi arasında önemli bir ayrım var.
İnsanların, buna dikkat etmesi gerekiyor.
Sermaye Piyasası Birliği’de buna dikkat çekiyor.
Yatırımın, bilgiye dayalı olması gerekiyor."
Gelecek süreçte çok başka bir değişime gidildiğini vurgulayan Şanlı,
"Zaman içerisinde insanlar,
izledikleri insanların durumunu ortaya koyup;
ona göre, takip edip etmeme kararlarını verecek.
Ama; yasaklamakta, bunu çözecek bir şey değil.
Kimin iyi, kimin kötü bilgi verdiğini kim belirleyecek?
Gelecek süreçte, hepsi birlikte çok başka bir değişime doğru gidiyoruz.
Görünen o ki; gelecek dijitalde.
Bu etkileşim devam edecek.
Her sistemde kötü niyetli insanlar olacak.
Nasıl yapacağız?
Etik kurallarını koyacağız.
Dünyada da benzer sorunlar yaşanıyor.
Biz; biraz, fırsat haberciliğini seviyoruz." dedi.
Twitter ve Elon Musk konusunun gelecekte dönüşeceği durumu değerlendiren Kenan Şanlı,
dijitalleşmenin; neredeyse, her şirketin ve her insanın odağında olduğunu öne sürdü.
Şanlı,
"Günlük yaşamın ritmi değişiyor.
Burası blockchain teknolojisi ise; daha da çok güçleniyor.
Hergün yeni bir gelişim var.
Yarının hikayesini oluşturmaya çalışıyoruz.
Hızlı bir değişim var.
Her bir şirketin, sosyal medyası var.
Buradan geri dönüş yok.
Buradan evrilecek ama; ne olacak günün sonunda.
Onun hikayesini arıyoruz." şeklinde konuştu.
ARKHE İletişim Danışmanlığı Ajans Başkanı Kenan Şanlı,
pandemi döneminde hükümetlerin para musluğunu açtığını belirterek;
"2020 Mart ayında, dünya başka bir pandemi yaşadı.
Çok zorlandığımız bir süreçti.
Ülkeler onu çözebilmek için çeşitli paketler açtı.
Bu süreç, faizlerin düşük olduğu bir dönemdi.
Hükümetler para musluklarını açtı.
Paranın gideceği bir alan olmalıydı.
Bu da, sermaye piyasaları oldu.
Bizde de benzer bir durum gelişti.
Uzun yıllar, 1 milyon seviyesinde olan yatırımcı sayısı, her gün artarak; devam etti.
Bunlar önemli fırsatlar.
Türkiye açısından değerlendirirsek;
izlenen bir para politikası var.
Merkez Bankası faizleri tek haneye geldi.
Para, çoğunlukla gayrimenkule yöneldi.
Çok doğal, bu izlenen bir politika." ifadelerine yer verdi.
Sermaye piyasalarında, ciddi bir ivmelenme olduğunu vurgulayan Şanlı;
yerli yatırımcı ilgisinin artmasının, yabancı ilgisiyle paralellik arz etmediğini söyledi.
Şanlı'ya göre; mevcut koşullarda sermaye piyasaları tarafı,
yatırımcı için alternatif oluşturuyor.
Burası çok dikkatli olunması gereken bir alan.
Her bir yatırımcının bilgiye dayalı yatırım yapması gerekiyor.
Bunun için de, toplumda finansal okur yazarlığın gelişmesi gerekiyor.
-----
Soru- Önümüzde Cumhurbaşkanlığı seçimleri var.
Seçime kadar da, ekonomi politikasında çok bir değişiklik olmayacakmış gibi bir intiba var.
Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonuçlandıktan sonra,
yine, ekonomi politikasında değişiklik olacağına dair, bir beklenti var.
Burada Merkez Bankası'nın uyguladığı faiz politikasında ciddi bir değişikliğe gidilirse,
şu anda borsaya gelmiş olan 4 milyonlara yaklaşan rakamların
durması veya geri gelmesi gibi bir süreçle, karşı karşıya kalır mıyız?
-----
"Bugün uygulanan mevcut politikaların sil baştan değiştiği bir durumda,
yeni alternatif araçlar oluşacak." diyen ARKHE İletişim Danışmanlığı Ajans Başkanı Kenan Şanlı,
"Faiz de, bunlardan biri olacak.
Türkiye’nin geleneksel olarak yıllardır ana yatırımı mevduattır.
Yani; mevduat bir yatırım aracı halinde tutulur.
Borsa, sadece bu süreçte para kazandıran araçlar sunmuyor.
Borsa, bir yatırım ortamı sağlıyor.
O yatırım ortamında, her zaman gelir oluşturulabilir." şeklinde konuştu.
Kenan Şanlı, patates-soğan alırken, dikkatli ve seçerek alındığını
fakat; hisse senedi alırken, aynı özenin gösterilmediğinin altını çizdi.
Şanlı, şöyle devam etti:
"Bugün de yarın da bundan sonuç alabileceğimizi düşünüyorsak,
bunun sıkıntısını biliyor olmamız lazım.
Yatırım böyle bir iş değil; zaten.
'Filan biri söyledi, burası uçacakmış abi' modunda yaptığınızda
hiçbir işte olmuyor ki; burada olsun.
Ama seçimler sonrası;
farklı bir atmosfer kimin kazandığından bağımsız,
bugün mevcudun dışında bir alternatif politika üretilecekse;
o zamanın resmini de ona göre konuşmak mümkün.
Bugün doğrudan bir şey söylemek, çok net değil.
Eğer; faiz politikası değişecekse, bir takım şeyler farklılaşacak."
-----
"Bize anlatılan hikayeleri, kabul ediyoruz." diyen Moderatör İlkay Arıkan,
"Eğer; biri size, masal anlatıyorsa;
masalın nerede biteceğine, zaten o karar verecek.
Buralara gelecek, burada bu olacak şeklinde anlatılan masala
inanırsanız eğer; siz gelmesini beklerken, birisi masalı bitiriverir.
Ekonomi, fizik biliminin bir parçasıysa;
bugün ne yatırdınız, gelecekte ne elde edeceksiniz?
Yatırımcılarımızın, en azından kendilerine söylenilen hikayelere;
birazcık da, bu gözle bakmaları, anlamlı olacaktır." sözlerine yer verdi.
-----