![]() |
Tweet |
Geleceğin hem çevre hem de ekonomik açıdan rüzgar enerjisi ile şekilleneceği öngörülüyor.
Rüzgarın bu gücüne inanan çevreci ülkeler de;
her yıl 15 Haziran’ı Dünya Rüzgar Günü olarak kutluyor.
Geçen yılı 93,6 GW yeni kapasite kurulumu ile geçiren rüzgar enerjisi,
günümüzde 837 GW’lik bir kurulum gücü kapasitesine sahip.
Fosil yakıtların tükenme tehlikesi, pahalılığı ve
çevreye olan ciddi zararları göz önünde bulundurulduğunda;
temiz enerji kaynağı olan rüzgarın öneminin arttığına dikkat çeken
Ülke Enerji Genel Müdürü Ali Aydın’a göre;
dünyanın karbon yükünü azaltan ve ciddi ekonomik etkilere sahip olan rüzgar enerjisinden daha fazla verim alınması için yatırımların artması ve rüzgar türbinlerinin gerek duyduğu tüm bakım ve onarım hizmetlerinin
üst düzey teknoloji ile gerçekleştirilmesi gerekiyor.
İklim ve gelecek adına,
dünyanın büyük bir titizlikle yaklaştığı enerji kaynakları konusunda
rüzgar enerjisinin önü giderek açılıyor.
Küresel rüzgar enerjisi endüstrisi
hızlanmaya ve günden güne gelişim göstermeye devam ediyor
Gelecek yaşamlarımız için tehdit oluşturan iklim kriziyle mücadele eden ülkelerin,
rüzgar enerjisine yaptığı yatırımların önemine dikkat çeken Ali Aydın;
küresel çapta rüzgar enerji kapasitesinin şu anda 837 GW seviyesine çıkmasının,
dünyada her yıl 1,2 milyar tondan daha fazla karbon emisyonundan kaçınılmasına
yardımcı olduğunu ve rüzgar enerjisi endüstrisinin hacim ölçeğinin arttıkça da,
iklim hedeflerindeki etkilerini de artıracağını dile getiriyor.
Rüzgar, bulunduğu bölgelerde ciddi ekonomik faaliyetlere olanak sağlıyor.
Her yeni kurulan rüzgar türbini, ortalama olarak 10 milyon euroluk ekonomik faaliyet doğuruyor.
Rüzgar türbinleri, santrallerin kurulum aşamasından başlayarak,
yeni yerel işlerin oluşmasını da sağlıyor
Aynı zamanda gaz, kömür ya da nükleer gibi kaynaklara kıyasla;
daha kolay ulaşılabilir ve ucuz olduğu için elektrik faturaları üzerinde de
ciddi düşüşlere neden olan rüzgar enerjisinin bulunduğu ülkelere
önemli ekonomik faaliyet sağladığını aktaran Ali Aydın;
Avrupa’da 300 binden fazla kişinin,
ülkemizde de yaklaşık 15-20 bin arasında kişinin,
rüzgar enerjisi sektöründe istihdam edildiğini belirtiyor.
Rüzgar türbinlerine geçen yıllara oranla;
daha teknolojik, hızlı bakım ve onarımlarla müdahale ediliyor
Teknolojik gelişmelerin ve beraberinde getirdiği dijitalleşmenin,
rüzgar enerjisinin birçok alanında kazanımlar elde edilmesini sağladığını belirten
Ülke Enerji Genel Müdürü Ali Aydın’a göre;
rüzgar enerjisi sektörünün önemli bir dişlisi olan bakım ve onarım hizmetleri,
bu yenilenebilir kaynağı daha da sürdürülebilir hale getiriyor.
Hem, Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB),
hem de, Avrupa Rüzgar Enerjisi Birliği üyesi tek servis sağlayıcı olan Ülke Enerji’nin;
bugüne kadar 1.500’den fazla rüzgar türbinine,
alanında uzman ekiplerle ve teknolojik donanımla hizmet verdiğini belirten Aydın,
özellikle insansız hava araçları ve yüksekte çalışma platformları ile
rüzgar türbinlerinin inceleme ve onarımlarını gerçekleştirerek,
türbinlerin üretkenliğini devamlı kılmada ve duruş sürelerini azaltmada
önemli kazanımları müşterilerine sunduklarını ifade ediyor.