Dünya ekosistemine katkısı 5.5 trilyon doları bulan e-ticaret sektörü ile

yeni normal dönemde, ziyaretçi sayısı her geçen saat artan offline alışveriş zincirleri,

cirolarının yüzde 25’ini gerçekleştirdikleri, Black Friday’e kilitlendi.

Yıl boyunca bu dönemin ürün, kampanya ve tedarik zincirini planlayan markalar;

25 Kasım tarihindeki Black Friday’den önemli bir getiri beklerken,

döviz kurları ve enflasyondaki artışa bağlı olarak;

ihtiyaçlarını, yüzde 80’e varan indirimlerin yaşandığı bu döneme bırakan tüketici de

heyecanla marketing kampanyalarını izliyor.

Türkiye’de 2021 yılında 249 TL olan sepet ortalamasının;
kurdaki yüzde 100’ü geçen artışa bağlı olarak, bu yıl 500-600 TL’yi aşması öngörülürken;
Black Friday’in yıldızları her yılki gibi; cep telefonu, tablet, kulaklık gibi elektronik ürünler olacak.

Bu noktada; markalara, Black Friday kampanya önerileri getiren Digital Exchange’in marketing ekibi,

tüketicilere de kampanya alışverişinde dolandırılmamak için, bir dizi uyarıda bulundu. 

Türkiye’de 2021 yılı Black Friday döneminde;

45.5 milyar TL’lik 181 bini aşkın sipariş verildiğini aktaran Digital Exchange marketing ekibi,

birçok şirketin bu pastadan daha fazla pay almak için,

uzun süredir çalışma halinde olduğunun altını çizdi. 

“Black Friday döneminde, kampanyaların özünü yapılan indirimler belirler.

Kampanyalarda ucuzluk vurgusu önemli ama;
kendini ucuzlatmayan markalar,

ürünün bilgilerine yer veren, tüketiciyi anlayan ve düşünenler kazançlı çıkacak” diyen

Digital Exchange ekibi, markalara şu bilgileri aktardı:

“Google verileri; dünyada son 5 yılda,

Black Friday indirimlerine olan ilginin, yüzde 117 oranında arttığını ortaya koyuyor.

Bu yükselişin, 2022 yılında da hızlı bir ivmeyle devam etmesi bekleniyor.

Pek çok e-ticaret şirketi,

yıllık cirolarının yüzde 20-25 gibi büyük orandaki bölümünü

Black Friday günlerinde elde ediyor.

Black Friday’de yapılan kampanyaların;
ciroya ve müşteri sadakatine yaptığı etki, tartışılmaz oranda.

Türkiye’de, 60 milyonu aşkın sosyal medya kullanıcısı bulunuyor.

Günlerinin 8 saatinden fazlasını

çoğunu, mobil araçlar olmak üzere; internette geçiriyorlar.

Black Friday günlerine ilişkin kampanyalar da, yakından izleniyor.

Türkiye’de yaşanan ekonomik gelişmelere bağlı olarak;
bu yıl indirimler çok daha ön planda olacak.

Markalar; sadece indirimi önceleyerek,

rakipleriyle aralarında fark yaratamazlar.

- Ürünün görseli-videosu

- Deneyimi anlatan yorumlar

- İndirimin koşulları ve iade şartları tam ve anlaşılır şekilde kampanyada belirtilmeli ki;
tüketiciler de tercihlerini buna göre yapabilsinler.”

Black Friday için sosyal medya marketing çalışmalarının

olmazsa olmaz olduğunu aktaran Digital Exchange ekibi,

şu bilgileri verdi:

“Günümüzde sosyal medya mecraları,

dünyanın en büyük alışveriş merkezi durumunda.

Tüketiciler de buradaki kampanyaları yakından izliyor,

Influencer’ları takip ediyor.

Markaların kampanyalarının yoğunlaştığı sosyal medya hesapları;
Instagram, Facebook, YouTube, Snapchat, TikTok ve Twitter olarak sıralanıyor.

Burada Black Friday kampanyası yapmak isteyen markalar;

- Hedef kitlesini belirlemeli

- Hedefe uygun Influencer’ı seçmeli

- Influencer ile Affiliatte Marketing yani;

satıştan pay almaya dönük anlaşma, yapmalı.

Böylece; Influencer’ın paylaşım başına istediği sabit ücret yerine,

markalar bütçelerini ınfluencer’ın performansı ile doğru orantılı şekilde

daha verimli kullanabilirler.”

Black Friday dönemlerinde;
markaların, elektronik ürünlerde büyük indirimlere gitme yolunu seçtiğini;

aynı zamanda giysi, ayakkabı, kozmetik başta olmak üzere;

çok tüketilen ürünlere de önemli bir ilginin olduğunu belirten Digital Exchange marketing ekibi;

“Markalar kampanyalarında,

tüketicilere en ucuz ürünün kendilerinde olduğunu, vurgulamayı çok ister.

Önemli olan;
markanın, tüketici ile Black Friday’de kurduğu alışveriş ilişkisini,

yılın bütününe yayabilmesidir.

Böylece; bir müşteri sadakati yaratmanın yolu da,

tüketiciyi odağına alan marketingden geçer.

Onların ihtiyaçlarını bilen,

bütçelerini tahlil eden,

verdikleri paranın karşılığını hesaplayan bir ürün sunumu ve

gönderim sürecini tam olarak anlatan,

buna yönelik kapsamlı bir kampanya yöneten markalar; sadece Black Friday’de değil,

yılın bütününde de kendilerini tercih eden bir müşteri popülasyonu oluşturmuş olur”

ifadesini kullandı. 

Black Friday’in;
markaların kaliteli ürünlerini piyasa değerinin çok altına almak için

bir alışveriş festivali olduğu kadar;

sahtecilerin de yıl boyu beklediği fırsat olduğunu anlatan Digital Exchange’in CEO’su Emrah Pamuk,

tüketicilerin; marketing kampanyalarını izlerken, dikkatli olması gerektiği uyarısında bulundu.

“Her marketing çalışması iyi niyet taşımaz” ikazını yapan Pamuk,

“Black Friday’i fırsat bilen sahtekarlar;
piyasaya çok sayıda kalitesiz, sahte ürün sunuyorlar.

Bunu da, pazar yerlerinin bazı açıklarını kullanarak yapıyorlar.

Daima, çok düşük fiyata dikkat etmek gerekir.

Tüketiciler, takip ettikleri Influencer’ların paylaşımlarını dikkate almalılar.

Hiç tanımadıkları, daha önce de etkinliği olmamış bir Influencer’ın

bir ürünü piyasa değerinin çok altında,

alışveriş gerçeklerine uymayacak kadar ucuza pazarlaması, daima şüphe uyandırmalı. 

Tüketiciler sadece ucuz olduğu için,

gördükleri ilk yerden alışveriş yapmamalı.

Mutlaka satıcının puanına bakmalı, yorumlarını okumalı,

onlardan ürüne ilişkin, bilgi talep etmeli” diye konuştu. 

Markaların tüketiciyi bilinçlendirici kampanyalar yapmasının,

sadık müşteri portföyü oluşturmak için önemli olduğunun altını çizen Pamuk,

“Bütçe kullanımında, markalar;
sosyal medya Influencer çalışması,

video marketing ve affiliate yöntemleri kadar;

tüketiciyi bilinçlendirmeye dönük,

onların bütçelerini, alışveriş sağlıklarını da koruyacak çalışmalara imza atarlarsa,

müşteri nezdinde; hem tercih edilen, hem de önerilen marka haline geliyor ve

itibar yönetimlerini gerçekleştiriyorlar” dedi.